22 Şubat 2019 Cuma

Namaz Vakitleri


            Namaz Vakitleri

            Hareket eden kütledir, maddedir, bedendir, bir ‘şeydir’, hareket eden ile hareketi birbirinden ayırmak mümkün değildir. Hareket eden bir şey olmalı ki hareket tespit edilebilsin. Sıfat ise maddeleşme arızasından tecrit edilebilir, ayrılabilir. Sıfat maddeden soyunabilir. Sıfatın, cisimlenme öncesi durumu idrak edilebilir. Güzellik, güzel olandan ayrı bir şeydir. İyilik, iyi olandan ayrı bir tanıma sahiptir. Birisinin baba oluşu, ‘babalık’ tanımından sonra gerçekleşir. Kişi, kişiliğinde bulduğu sıfatları idrak ederek tümü için hamt etmeli, kendi kişiliğinin fena bulmasını idrak ederek, hal lisanıyla hamt etmeli. Kişilikte bulunan her sıfatın verilmiş olduğunun idrak edilmesi, sıfatların sahibinin idrak edilmesi olur. Kişi, böylece kişiliğinde, Zat’ı bulmuş olur ve hal lisanıyla şükretmiş, secde etmiş olur. Sıfatların, bedenden soyunarak idrak edilmesi, kişiliğinden, zatından vazgeçmiş olarak, fena bularak, hal lisanıyla Zat’a secde ederek, tespih edilmesi demektir.

 

            Sonuç olarak, bu idrakte, bir soyunma ve kavuşma söz konusudur. Bu hal içinde iken abdın vücudu yoktur.  Hak yakin geldiğinde, vücut biter. Vücut yoksa namaz kılınamaz. Bu duruma, güneşin tulû’u, doğuşu, birden bire zuhuru, bir şeye aniden vakıf olup bilme, hali denir. Güneşin doğuşu zamanı, abdın, kulun, vücuduna vahdet güneşinin istivasından zevali yani en tepe, doruk noktasından sonrası zamanıdır. Vahdet güneşi kulun vücudunda en tepe noktasındayken namaz kılınamaz çünkü orada Hak yakındır, kul yoktur. Namaz için vücut gerekir. Cem makamından önce yani halk ile mahcup olarak, fark-ı evvel, ilk fark, benlik, ikilik zamanında, tevhidi idrak etmekten önce de cemden sonra fark-ı sani, ikinci fark halinde, beka zamanında da abdın vücudunun gölgesi var olunca namaz vacip olur. İnsan, yalnız bu hal içindeyse Abd-i Hu’dur, abidesidir, delilidir.

 

            Namazların en evveli ve en lâtifi Hafi, gizlilik, makamındaki ‘soyunma ve kavuşma namazı’, “Öğle” namazıdır. Namazların en makbulü, ‘salâtı vüsta’ olanı, ise ‘asır namazı’, ‘Ruh makamında Şuhut namazı’ olan “İkindi” namazıdır. Ruhen, her yerde ve her şeyde Hakk’ın görünmesi namazıdır. Ruh ve hafi makamlarında şeytanın gireceği bir yer olmadığından öğle ve ikindi namazlarında okumalar gizlidir.

 

            Ruhen Şuhut, Hakk’ın görünmesinin bir sır olduğunun idraki içinde, sır makamında, ‘sırrın namazı’ kılınır. Bu bir yalvarış, dua namazı olup en hızlısı ve en hafifidir. Kalbin zuhuru ile mahcup olma, perdelenmenin öncesinde yalvarış vakti çabuk geçer. Bu nedenle “Akşam” namazında okumalar hızlıdır. Kalbin zuhuru, ortaya çıkışı, huzurunda ve huzur içinde oluşun aydınlık, anlayış ve idraki, insanın batınını en çok aydınlatan ve şeytana en çok engel olan bir şeydir. Bu durum ise Kuran’ın fecridir, ilmin doğuşudur, kalbin huzur namazıdır. “Sabah” namazı keşiflerin indiği ve sıfat nurlarının tecellisi vaktinde kılınır. Cemaatin artması için okumalar uzunca yapılır.

 

            Ruhun nuru, ilmin idraki içinde, kalp aydınlığında, gece ve gündüz meleklerinin buluşmasıyla namaz kılınır. Bu namaz, kalp makamında kılınan huzur namazıdır. Kalp makamında, ruh ile birlikte bedenin ve nefsin de idrakine varılır. Nefsi en çok sabitleyen ve itaat ettirerek ilme tabi tutan, nefis makamında, baş eğme ve teslim olma namazı, “Yatsı” namazıdır. Nefis, kalp ve sır gibi şeytanın vesvese etmesi mümkün olan makamlara alâmet kılınan yatsı, sabah ve akşam namazlarında, şeytanı engellemek ve def etmek için okumalar yüksek sesle yapılır. (2.238; 17.78; Hicr, 99)

 

Hiç yorum yok: